9 sene önce, öğrenciyken gittiğim Chicago'ya zaten bayılmıştım. Gökdelenlerine, geniş ve organize olmuş caddelerine, eski binaların görkemine, şehrin içinden geçen Michigan Gölü'ne, Magnificent Mile yani dünya markalarının olduğu geniş ve uzun caddeye hayran kalmıştım. Tabii o zaman biraz öğrenci olmanın verdiği rahatlıkla biraz da bizleri gezdiren orada öğrenim gören eski mezunlarımızın sayesinde gezilip görülecek yerler,tadılacak lezzetler için onların hazırladıkları plana uyduk. Ancak şimdi kalacak yer, gezilecek yerler, ulaşım ve tadılacak lezzetler dahil hepsini kendimiz ayarladık.
Yılbaşı gecesinden bir gece sonra meşhur alışveriş caddesinde dolaşırken o günkü planımız olan meşhur Chicago pizzasını nerde yesek diye yer seçiyorduk ki, birden 9 sene önce geldiğim pizzacıyı tanıdım:)) Zaten yön duygum ve harita okuma becerim çok iyidir ama bu biraz da şans oldu açıkçası...Adı UNO. Kapısında bir kuyrukçuk vardı tabiiki. Rezervasyonu olmayanlar, yemeğini bitiren birilerinin yerine oturmak için sıra bekliyordu. Biz de sıranın sonuna eklendik; ancak sıra beklerken menüden siparişimizi de söyledik ki masaya oturana kadar zaten acıkan karnımız, pizzanın pişme süresinde isyana geçebilirdi:) Bizim tercihimiz, peynirli, domates soslu, mantarlı pizzadan yana oldu, ama o açlık rehaveti ile gözümüz doymadı ve en büyük boydan bir küçüğünü istedik. Aslında pizza gelene kadar seçimimizden memnunduk ama pizza geldiğinde 3 aile için yetebilecek miktarı görünce gözümüz de karnımız da doydu. Gerçi artık bizim ülkemizde de yiyemediğiniz yiyecekleri pek çok yer paket yapıyor ama burada işi iyice abartmışlar. İki lokma dahi kalsa alıp gidiyorlar ki bence de mantıklı, sonuçta atılacak olan benim yiyeceğim, neden benimle gelmesin ki:))
Neyse pizzanın hikayesi uzun oldu. Şimdi gelelim pizzaya:

Sanırım ben bu pizza türünü eve gidince de yapacağım. Şöyle ki Chicago pizzasının özelliklerinden biri şekli. Hamuru pizzanın ortasında olabildiğince ince, kenarlarında ise olabildiğince kalın şekillendirilmiş. Yani klasik İtalyan pizzalarında veya Dominos gibi pizzacılarda hamur ince, kenarları içe doğru yuvarlanmış ve pizzanın her yerinde eşit incelikte olur. Chicago pizzasında ise ortası ince ve olabildiğince bol malzemeli, kenarlara doğru gittikçe hamurun kalınlığı artıyor, pizza tavasının en kenarlarında ise bildiğimiz ekmek gibi oluyor...Kesinlikle evde deneyeceğim, ancak el ile açıldığından ilk bir kaç denememde başarı olasılığım zayıf, burada paylaşacağım zaten deneyince...
Yanlız şunu belirtmeden geçemeyeceğim ki her ne kadar Chicago pizzası lezzetli,değişik,hoş olsa da evde yaptığım pizzalarımı çooook özledim...
Bu da pizzadan önce sipariş ettiğimiz sarımsaklı ekmek ve sosu! Bitmeden fotoğraflayabildiğim için çok şanslıyım...Çok lezzetliydi, sunumu da güveç gibi bir tepsinin içinde yapılmıştı...
Yanlız şunu belirtmeden geçemeyeceğim ki her ne kadar Chicago pizzası lezzetli,değişik,hoş olsa da evde yaptığım pizzalarımı çooook özledim...